MUSTAFA ÇULCU – YASİN KOL’U KUTLARIM
Fenerbahçe, oyuna yoğun ön bölge baskısı yapmadan, nasıl olsa golü bulurum modunda başladı. İlk yarıda her iki takımda birer kafa vuruşunda Talisca ve Manaj ile gole yaklaştı. Ali Şaşal ve Livakovic başarılıydı. Fenerbahçe, Osayi ve Tadic ile sağ kanadı daha etkili kullandı. Topu kazandığında 3. bölgeye kalabalık yerleşiyor. Vites büyütmeden oynayan Fenerbahçe, Talisca’nın frikikten müthiş vuruşu ile golü buldu.
Sivaspor dörtlü savunma önde Tolga ve Charisis ile oyun kurma ve taşıyacağı topları Manaj ile buluşturma çabası içinde. Fenerbahçe, ikinci yarıya golle başladı, rahatladı. Oyun kontrolünü aldı, dediğimiz anlarda Efkan’ın müthiş jeneriklik golü geldi. Sivaspor 1-2’den sonra çok mücadele etti, çok zorladı, lakin kalede Livakovic çok başarılıydı. Fenerbahçe, yıldız ve klas oyuncularla işi bitirdi. Zor deplasmandan çok değerli üç puanı almasını bildi.
Bu sezonun flaş hakemi Yasin Kol, sakin yapısı, duruşu, beden dili ve arka arkaya aldığı maçlar ile ülkemizin rol model hakemi konumuna geldi. Gösterdiği doğru kartların yanında göstermediği sarı kartları var. Daha önceki maçlarında sarı kartlarda daha cesur daha bonkördü, bu maçta farklıydı. Oyuncuların centilmen oluşu, hakemin işini kolaylaştırdı.
Fenerbahçe, 29’da Radakovic’in Mert’e basit temasında devam kararı doğru. Ancak 50’de Mert- Charisis mücadelesinde Charisis sol dizi ile Mert’i bozuyor, elleri, kolları da masum değil… Sahada penaltı verilmeliydi. Çünkü Charisis topla değil takibiyle oynuyor. 31’de Sivasspor lehine verdiği frikikte Fenerbahçe barajı çok yakındı. 85’de Radokovic’in En-Nesyri’ye faulünde; ‘Bariz Gol Şansı’ sebebiyle direk kırmızı kart ile ihracı doğru. Bu kararını VAR’a bırakmadan sahada kendisi verdiği için Yasin Kol’u kutlarım.
GÜRCAN BİLGİÇ – YARIŞ SÜRÜYOR
Yine öne geçtiği, rahatça bitirebileceği bir maçı, teknik direktörünün ön görüşü ve inatçı bakış açısına teslim olarak kazanmayı başardı Fenerbahçe.
Tailsca’yı ön tarafa daha yakın değerlendirirsek, 4-4-2 ile çıktı sahaya. Tehdit etmesi gereken takımın, Maximin’in bire birleri veya Tadic’in ortaları dışında hücum planı yoktu. Sivasspor’un daha akıllı ve çalışılmış pozisyonlarının karşısına Livakovic kurtarışları ile dikilirken, devre arasının görkemli transferi Talisca, müthiş bir frikik ile beklenen golü getirdi.
Bir çok kararın tartışmaya açık olduğu, verimsiz ve bıçak sırtında oynanan bir maçtı. Mourinho’ya “işleri nasıl düzeltemezsin, nasıl daha kötü hale sokarsın” diye sorsak, bu oyunu seyirci gibi seyretmesi örnek olarak gösterilebilir. Fred ve Szymanski’nin üç ciğerle oynamak zorunda olduğu, topun rakibe bırakıldığı anlarda da aksiyonların önüne geçilemediği görüntü vardı.
Skriniar’ın ve Çağlar’ın Manaj karşısında sürekli zor duruma düşmesi de enteresan. Kenardaki İsmail’in merkeze çekilmesiyle problem çözülebilirdi aslında. Ve bunun etkisinde daha dinamik bir orta sahan da olabilirdi. İki merak noktası var bu maç ile ilgili. Sivas tribünlerinin bu sezon hiç olmadığı kadar dolu olması birincisi. O taraftar kazanabileceğine inanarak geliyor bu soğukta oraya. Onlara bu inancı veren Mourinho’nun inşa ettiği bu oyun. İkincisi; En Nesryi, Oğuz ve Kostic’in kulübe de devam etmeleri. Galatasaray kupa yenilgisinin faturası mı diye aklımıza gelmiyor değil. Ve yarış devam ediyor. Sivasspor’un direnişi ve hamleleri takdir edilmeli. Keşke
EMRE BOL – AH TALISCA AH!
Yine bomboş geçen bir ilk yarı… Yine Livakovic’in 2 muhteşem kurtarışı… Yine Talisca’nın duran toptan attığı harika bir gol. Mourinho’yu bazen anlamakta gerçekten güçlük çekiyorum. Kostiç’i oynatmayıp, mevkisi olmayan Mert Müldür’ün sol bek oynaması akıl alır gibi değil. Hiçbir şey yapmayan Tadiç’e bu kadar uzun süre dayanılması şaşırtıcı.
Kimse bana, “Ama golünü attı” filan demesin. Altıpasa ağacı koysaydın o pozisyonda yine çarpıp gol olurdu! Sivas’ın zaten dayanacak gücü yok. Fenerbahçe’nin üzerine gelecek durumda değiller. Tam böyle bir anda Efkan’nın 30 metreden attığı muhteşem golle Fenerbahçe adına sıkıntılı dakikalar başladı. Mourinho iki devreyi sanki iki farklı maç gibi oynuyor. Bu durum rakipler için kafa karıştırıcı olsa da Fenerbahçeli oyuncular içinde ayrıca bir karışıklığa neden oluyor.
Kim, nerede, nasıl, hangi taktikle oynuyor belli değil. Dünkü maç şampiyonluğa oynayan bir takımla, düşmemeye oynayan bir takımın karşılaşması gibi değildi! Oyun gücüne hiç katkısı olmayan Tadiç iki gol attı! Talisca geçen haftanın ardından ikinci kez kilidi açan oyuncu oldu.
Keşke sezon başında alınsaydı. Büyük ihtimalle çözülemeyen bazı maçları sihirli ayağıyla kurtarırdı. Böyle bir oyuncu Fenerbahçe’ye çok gerekliydi. Şimdi takibe devam… Galatasaray’ın takılmasını beklemekten başka çare yok. Ah Talisca ah!